Yine bir pazar, yine ellerim klavye üzerinde, parmaklarım tuşların
üzerinde gezintiye çıktı sanki. Ne gezintisi, koşturmak denir buna. Durdurmak ne
mümkün..Ne çok şey var yazmak istediği... Bir yandan saçmalamak istiyor, bir
yandan da geri çekilip yazdıklarına bakıyor, sonrasında ise back space tuşunda
alıyor soluğu. Ve sabitliyor kendini, klavyenin sağ üst köşesine. Durmaksızın başlıyor
yazdıklarını silmeye. Parmaklarım mı benden hızlı, düşüncelerim mi koşturuyor
peşimden bir atlı gibi adeta bilemedim..
Bir yandan çok şey yazmak isteyince bir yandan da karar
veremeyince nereden başlayacağına, böyle
oluyor sanırsam.. Ya da belki de hepiciğini şimdilik bir rafa kaldırmalı...
Yok yok belki de en iyisi tuvalete atmak, üzerine de bir güzel
sifonu çekmek!
Çünkü ne oluyorsa, hep o tozlu raflara saklanan ve
sonrasında kullanmak üzere okudukça beynimizi tırmalayan o düşünceler yüzünden
olmuyor mu?
Yahut da şu halının altına süpürdüğümüz tozlar. Ayol kaldırsana
halıyı, öyle temizlik mi olurmuş?
Oh, ne güzel valla! Sen istediğin kadar başkalarının görmediğini
düşünedur o tozları, sen biliyorsun ya yetmez mi?
Ayyy ya da şu ısıtıp ısıtıp önümüze konan o yemekler yok mu,
haşıl oldu artık yahu. Isıtıp durma! At artık, yenmiyor görmüyor musun?
O halde ben çektim sifonumu, beynimi meşgul eden tüm olumsuzlukları, midemi
bulandıran tüm küçük sineklerden kurtuldum. Gerisini sifonu çekemeyenler düşünsün;)
Şimdi pazar pazar neyin kafasını yaşıyorsun, ne içtin de
bunları yazıyorsun be kızım diyecek olursanız şayet, hiçbir şey içmedim, kafam
da gayet iyi.
Sadece yoğun ve yorgun geçen bir haftadan çıktım ve bu hale
geldim. Düşüncelere gark ettim kendimi ve sonuç işte geriye kalan bu cümlecikler
oldu…
Bazen keşke diyorum ben de sesimi yükseltebilsem, höyttt
diyebilsem :) HAYIR diyebilsem mesela? Ama olmuyor işte.. Ben anca düşünce baloncuklarımda
yapabiliyorum onu. Sonuç ise hep aynı
cümle: “DİYEMEDİM YA LA!”
Sevdiklerinizin yok olma düşüncesi ile bir gün öyle bir
sınanırsınız ki, ondan büyük ne bir acı ne de bir üzüntü kalır geriye. Vermiş olduğum
sözü tutamamanın utancını yaşayarak yazıyorum bu satırları. Özür diliyorum
kendimden… ‘Özür diliyorum sevgili kendim, seni ağlattığım ve
değiştiremeyeceğin insanlar ve düşünceler yüzünden üzdüğüm için.’
O halde şimdi ne bir duygum ne bir kinim ne de bir
mutsuzluğum kaldı geriye?
Şöyle bir bakınca bana fazla ağır geldi zaten, bu az
gülücüksüz cümleler, duygu yüklü satırlar. Yeter yahu :))
O halde bi sonraki yazı da görüşünceye dek,
Mutlu ve bol gülüşlü pazarlar :)
Zaten başımıza ne geliyorsa sesimizi yükseltemediğimiz için değil mi?
YanıtlaSilMalesef ki öyle... yerine göre davranabilmek önemli
SilYeri gelince susmayı bilmek yeri gelince 'Hayır' diyebilmeyi.
Ben iki türlüsünde de susan oluyorum orası ayrı
Bu yazıya yorum yapmak istedim ama nasıl bir yorum yapsam karar veremedim :) Güzel bir yazı olmuş, demekle yetineceğim sanırım. :)
YanıtlaSilTeşekkür ederim, ne kadar içtensin:)
SilBazen susmak en güzel cevaptır, keşke demek yerine
YanıtlaSilBen susmaktan yoruldum sanırım. Ama başka türlüsünü de pek beceremiyorum:)
Sildusunce baloncuklarından bendede oldukca fazla var napıcaz bilemiyorum:)
YanıtlaSilPatlatsak mı ki ne:)
SilNe güzel bir yazı olmuş...
YanıtlaSilsusmak mı yoksa kusmak mı doğru tavır? bilemedim ya la
YanıtlaSilAhh Nesrin' im bilseydik böyle mi olurduk ya la:)
SilBazen susmak en güzel cevaptır ama! (Böyle de teselli ederiz kendimizi) :) Gülücükler eksik olmasın hayatından, geri kalan herşey halledilir. :)
YanıtlaSilEvet 'Bazen' en güzel cevaptır;)
SilBu 'bazen' ler her zaman a dönüşmemeli:)
Klavyenin başına geçtiğinde, klavyenin düşüncelerine yetişmesini sağlamanın tek bir yolu var... Kafandan geçenleri daha sık yazmak. Biz de okuyarak mutlu oluruz :)
YanıtlaSilVaktim yok diye bahane uydurma sakın, kimse bu aralar benden daha yoğun olamaz :) Ama yazdığımda, yoğun programımı çok daha verimli geçirebiliyorum, şiddetle tavsiye ederim :)
Meçhulüm Yazarım:) Çok doğru söylüyorsun aslında.
Silİnsan yoğun olunca daha mı planlı çalışıyor ne?
Tavsiyeni dikkate alıcam, hele hele sen yeter ki oku:)
ayy iyi ben de dedim kendisini atıp üstüne sifon mu çekecek bu deli :)
YanıtlaSilo çoğumuzda var diyememek.
ama en güzeli yerinde susmak yerinde konuşmak vs vs bilemedim ne diceğimi bak yine diyemedim yaa :) sevgiler canım <3
İlahi Kreatif başkanım:))
SilGüldürdün beni:))
Sağ ol var ol;))
ya bazen böyle sifon çelisi şeyler oluyor ya kendime katlanamıyorum. Kendimi hemen uyku moduna alıyorum. Sanki uyusam uyansam hop içimi kemiren her şey geçecekmiş gibi ama geçmiyor. Ama insan arada korkuyor be halıyı kaldırmaya. Altından ne çıkacak belli olmaz.
YanıtlaSilCivciv çıkacak, kuş çıkacak:))
SilŞaka bi yana uyuyabiliyorsan ne ala, ben hele böyle durumlarda hiç uyuyamam