Yağdır Mevlam Su


Geçtiğimiz haftalarda katıldığım toplantıda kaymakam anlatıyordu.

…Köyün birinde uzun süren bir kuraklığın ardından yağmur duası için çıkmış köylüler. Lakin bir kişi hariç kimsecikler şemsiye götürmemiş. Kaymakam vurgulayarak anlatıyordu, “dua ediyorlar lakin aslında inanmıyorlar” diye. Çünkü köylülerin arasında tek bir kişi dua ederken yağmurun yağacağına inanmış ve bu inançla şemsiyesini yanında getirmiş.

Yemin ediyorum sevgili okuyucu o anlatırken, ‘Benim işte o benim” diye fırlayıp  haykırasım gelmişti’ :)

-Türk filmlerindeki nikah sahnesinin ortasına pat diye dalarak “durun evlenemezsiniz, siz kardeşsiniz” diye ortalığa fırlayan çıldırmış, insan gibi.

Bir de salonda Şule var ki yakın arkadaşım, ona işaret etmeye çalışıyorum, görsün beni diye :)
“Bak, bak işte kızım benden bahsediyor, varmış benim gibi birileri”.
Nasıl yalnız ve deli gibi hissediyorsam artık kendimi, gözüm onu arıyor. Yandaş buldum ya :)

Bitmek bilmeyen umuduyla şemsiyesi elinde, her an ‘yağacak yağmur biliyorum ben’ diye hazır ol da bekleyen idim ben  :))

Bırakın elimde tutmayı çoğu zaman açık hatta, ya yağarsa diye :) Hazır ol da bekliyorum resmen, kıt a dur :) (Tabi dikkatli tutmuyor da değilim, malum şemsiye bu. Ün salmış girebileceği yerlerle edepsiz, anladın sen onu ;))




Hiç mi bitmiyor umudum bitiyor tabi, ara sıra terk ediyor beni, ama günübirlik mübarek. Bazen daha uzun ayrı kalmayı istemiyor da değilim sanki :) Acık özleşelim istiyorum. Ama en fazla bir gün hadi bilemedin 2 gün sevgili okuyucu. Sonra hoop yine çillerim gibi gelip yapışıyor  yüzüme gözüme. Sadık çillerim gibi, azcık fersizleşse, sönse bile bi ışık görmeye dursun hemen turuncu turuncu beliriveriyor edepsiz şeyler :)


Şimdi diyebilirsin ki daha ne istiyorsun ?
‘Umut’ ne güzel işte diye,

Umut ediyorum da, yağmur yağmıyor be azizim. Çok mu şey istiyorum acaba :) Pamuk prensesi beyaz atlı prens öpse, yüzyıl uyuyan güzel uyansa olmaz mı? 
Pucca bile evlendi la :)) 

Bu arada o hikayedeki elinde şemsiyesi olan kimmiş diye merak ederseniz şayet, çocukmuş sevgili okuyucu. Bi tek çocuk elinde şemsiye ile yağmur duasına gitmiş.

Neyse işte sen aldın mesajı, bana şimdi burada yazdırma bık bık bık öğüt ister gibi.
O zamaaaan yağdır mevlam suuuuuu :))

Emel sayının şarkısıylan bitiriyorum satırlarımı :)

“Çatlayan dudaklara sararan yapraklara 
Kuruyan topraklara yağdır mevlam su 
Alev saracak kadar yandım yanacak kadar 
Suya kanacak kadar yağdır mevlam su”




Şemsiyeli, umutlu, mutlu, gülüşlü günler :)

5 yorum:

  1. Çok severek okudum. Hele umudunun yitmemesi... Kazananlar zaten hep hiç vazgeçmeyenlerdir. :)

    YanıtlaSil
  2. :)) Umarım, umuyorum, umdum gitti😁🙈

    YanıtlaSil
  3. çok güzeldi ne kadar keyfili anlatmışsın öyle :)) umutlar hiç bitmesin efendim :) emeğine sağlık sevgiler dilerim her şey güzel gönlünce olur ...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aminnnn🙏 Umurlarımız bitmesin. Beraber olsun, gönüllerimiz. Çok teşekkür ederim..

      Sil

Şişt pişt, orada olduğunu biliyorum!
Yorumların benim için çok önemli, öyle okuyup okuyup kaçmak yok;)

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı