Güzel geçen bir hafta sonu sonrası , toplu taşımayla eve
dönmek zorundasınızdır. Çünkü ne yazık ki, hala bir arabanız yoktur. Bakınız:Ben.
Eve gelip, hemencecik, toplu taşımada uyulması gereken
kuralları kendi penceremden yazmak istedim. Çünkü penceremdeki manzara hiç iç
açıcı değildi maalesef. Yazayım ki, sinirimi azıcık bastırabileyim, bulantımı
geçirebileyim istedim.
1. 1. Evden yeşil soğan yiyip çıkmayın. Hayır çıktınız,
on dakika aralıklarla yanınızdakinin yüzüne karşı geğirmeyin. Ağzını kapat
ağzını terbiyesiz!! Şaka mısın sen arkadaş, yüzüme böğürüyorsun. Hayır
anlıyorum mideni kükretmiş o soğan ama, beni niye kükretiyorsun :) Çok böğüreceksen git
önüne doğru böğür, bana doğru niye özenle böğürüyorsun ?
2. 2. Uzun uzun telefonla konuşmayın. Hatta mümkünse
hiç konuşmayın. Hele hele kocişinizle ya
da aşkitonuzla hiç konuşmayın!!! Abartının
daniskası ayol. Kociş ney la?
Resmen dizi setindeyim gibi hissettim. Çünkü bu kadar abartı
durumlar, anca dizilerde olur sanırdım. Ama inanın son zamanlarda televizyon
dizilerine hiç çamur atmıyorum.
Gözümle görüyorum, bizzat yaşıyorum. Bi yanımdaki kocişiyle akşama ne yemek
yapacağını konuşuyor. “Kocişim akşama ne yapayım, şöyle ev köftesi mi yapsam
sana bol maydonozlu, anne köftesi, ağzına layık. Ayyy yerim ben senin o ağzını.
“ Yuhhhh yavaş ye! Sen o ağzı yemeden, toplu halde seni yerler
allah korusun :) Hiç
mi korkmuyorsun? Olan var olmayan var. Abiler, amcalar dikmişler gözlerini, kulaklarını
sana.
Diğer saftoroz hatunun da arka taraflardan
geliyor sesi, aşkitosuyla kavga ediyor telefonda. Neden o gece onunla
ilgilenmemiş, hep yanında değilmiş. Bak yavrucum benden sana söylemesi, şu an
da aşkiton değil, ama biz feci şekilde senin yanındayız. Ve bu durumdan hiç haz
ediyor değiliz. ( en azından ben tabi)
çünkü benim dışımdakiler bu yalnızlığından tahrik oluyor da olabilirler yani söyleyeyim.
Nitekim çoğu ayakta yolcunun etrafında ve erkek olduklarını düşünürsek şayet :)
Ahhh rabbbim, beni mi sınıyorsun ? :)
3. 3. Burada da sözüm size erkekler. Lütfen koltukta
iki kişilik yer işgal etmeyin. Yani o bacaklarınız ne kadar daha ayrılabilir
diye deneme yapmaktan sakının lütfen. Maazallah bi gün tamamen ayrılır falan. Ya
da benim gibilerinin gözleri değer, sonra ayrılır gider o bacaklarınız inşallahhhhh :)
Ve son olarak bu maddelere uyamıyorsanız, binmeyin lütfen!
Neeee? Lütfen deyip
de niye kibarlık yapıyorsam,
binmeyin ulan!! binmeyin!!!
Bu kadar kabalığın karşısında fiilen yapamadım, buradan bari
bağırıp çağırayım da rahatlayayım değil mi ama ;) Şiştim zaten yeterince.
Metrobüs sonrası dolmuş durumlarından ise hiç bahsetmiyorum
bile. Adeta tost makinesinden çıkan
ekmek arasındaki sucuk gibi, basılmış, ıslak ve kokmuş halde döndüm eve.
-Abicim kaç yıldır yıkanmıyorsun ya!
- Hele sen kül tablasının içinde mi yaşıyorsun arkadaş!
Durum bildirimi tam da yerinde olmuş :)
YanıtlaSilMutlu haftalar, herşeye rağmen ;)
Teşekkürler ;) Size de musmutlu haftalar ;)
SilHahhahhhahhhaaaa ağlanacak halimize gülüyorum. Nedir insanları bu kadar rahat hareket etmeye sevk eden. Neden bu kadar bencil olduk, neden neden neden, kafamda deli sorular gidiyorum ben yaaa
YanıtlaSilAğlamaya başlarsak, durduramayız sanırım kendimizi:) O yüzden en iyisi her şeye rağmen gülmek :))
SilBen en çık telefonda hayat hikayesini anlatanlara sinir oluyorum. Sanki hikayelerini bilmek ve dinlemek zorundayız :)
YanıtlaSil